Feza GÜRSEY


Türk fizikçi ve matematikçi.
Türk fizikçi ve matematikçi.

Babasi askeri doktor Ahmet Resit Gürsey, annesi ise Türkiye Cumhuriyeti'nin öncü bilim kadinlarindan kimyager Remziye Hisar'dir. Anne-babasinin çocuklarinin egitimi üzerine titizlikle egilmesi ve küçük yasta Istanbul aydin çevresinin içinde yer almak onun çok yönlü ve sanata düskün kisiliginin olusmasini sagladi.

Feza Gürsey Galatasaray Lisesi'ndeki egitimini 1940 yilinda tamamladi. 1944 yilinda da Istanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik–Fizik Dali'ndan mezun oldu. Istanbul Üniversitesi’ndeki fizik asistanligi sirasinda M.E.B. tarafindan yapilan sinavi kazanarak Ingiltere’de Imperial College’de doktora yapma imkanini elde etti. Kuaterniyonlarin alan teorisine uygulanmalari konusunda yaptigi ve 1950'de tamamladigi çalismasi, bilim dünyasinda uyandirdigi yankilarin yanisira, onun için de yasam boyu sürecek bir arastirma ilgisinin odak noktasi oldu.

1950-51 yillari arasinda Cambridge Üniversitesi'nde doktora sonrasi çalismalar yaptiktan sonra 1951'de Istanbul Üniversitesi'ne fizik asistani olarak tayin edildi. 1952'de kendisiyle birlikte fizik asistanligi yapmakta olan Suha Pamir ile evlendi. Bu evlilikten Yusuf isminde bir çocuklari oldu.

1953'de Istanbul Üniversitesi’nden doçent unvanini aldi. 1954-61 yillari arasinda süre ögretim üyeligi boyunca Türk bilim tarihinin ilk ve son Teorik Fizik Kürsüsü'nün temelini olusturan iki ögretim üyesinden biri olarak kürsünün gelecegini hazirlamisti. Bu arada 1957-61 yillari arasinda Brookhaven Ulusal Laboratuvari'nda, Princeton Üniversitesi'nde Ileri Arastirma Enstitüsü'nde ve Columbia Üniversitesi'nde arastirmalar yapmis olan Feza Gürsey'in bu dönemi onun bilimsel açidan en verimli dönemlerinden biri olmus, bu sirada ona hayatinin sonuna kadar hayranlik duyan ve onu destekleyen Nobel Fizik Ödülü sahibi Wolfgang Pauli ile, atom bombasinin babasi olarak bilinen J.R. Oppenheimer ile, yine Nobel Ödüllü fizikçiler olan E. Wigner, T.D. Lee ve C.N. Yang ile tanismis, onlarla dostluklar kurmustu.

Uluslararasi ününe ve önünde açilan yurtdisi prestijli is olanaklarina ragmen 1961'de Türkiye'ye döndü ve ODTÜ’nün sundugu profesörlük unvanini kabul ederek ODTÜ Teorik Fizik Bölümü'nün kurulmasinda önemli bir rol üstlendi. 1960'li yillarda Kiral Bakisim Kuralini ortaya koyarak uzay-zaman bakisimi çalismalarinin genisletilmesine ön ayak olan Gürsey, kuantum renk dinamigi kurami çevçevesinde çalismalara imza atmistir.

1974 yilina kadar ODTÜ'de ve Yale Üniversitesi'nde dönüsümlü olarak ögretim üyeligi görevine devam eden Feza Gürsey, sayisiz [ögrenci[ yetistirdi ve etkin bir arastirma grubu kurdu. 1974'de Yale Üniversitesi'nde kürsü baskanligina getirildi. [1990]'li yillarda emekli olarak Türkiye'ye dönmeye hazirlanirken prostat kanserine yakalandi. Feza Gürsey, bu hastaliktan 13 Nisan 1992'de ABD'nin New Haven kentinde hayata gözlerini kapatti.

1993'te Ankara'da kurulan Türkiye'nin ilk bilim merkezine adi verilmistir.


Fizige katkilarI



Amerikan Fizik Dernegi'nin çikardigi 'Physics Today' dergisinin Mart 1993 sayisinda, Yale Üniversitesi Fizik Bölümü'nden çalisma arkadaslari Prof. S.W. MacDowell ve Prof. C.M. Sommerfeld'in yazdiklari anma yazisindan kisaltilan asagidaki bölüm, Feza Gürsey'in fizige olan katkilarini ve yurt disinda gördü