Özellikle Çirkin Kral dönemi sonrasinda çektigi ve önemli bir sinemaci olarak kabul edilmesini saglayan Cannes ödüllü Yol, Sürü, Umutsuzlar gibi filmleriyle taninir.
Yumurtalik ilçe yargici Sefa Mutlu'yu 14 Eylül 1974'de bir gazinoda tabanca ile öldürmekten 19 yil hapse mahkum olmus ve cezasini tamamlamadan hapisten kaçip, geri kalan yasamini yurtdisinda sürdürmüstür.
Dogum Yeri : Adana, Türkiye
Ölüm Yeri : Paris, Fransa
Sinema öncesi
Yilmaz Güney'in gerçek adi Yilmaz Pütün'dür. 1937 yilinda, Siverek'in bir köyünde,topraksiz bir ailenin iki çocugundan biri olarak dünyaya geldi. 10 yasindayken evden kaçarak Adana'daki akrabalarinin yanina gitti. Bir süre Kemal ve And Film sirketlerinin bölge temsilcisi olarak çalisti. Üniversite okumak üzere Ankara'ya gitti ve Atif Yilmaz ile tanisti. Bu süreçde bir yandan da hikayeler yaziyordu. Daha sonra Atif Yilmaz'in da destegiyle sinemada çalismalarina basladi.
16 Mart 1972 tarihinde hakkinda açilan bir dava nedeniyle tutuklandi. Yapilan yargilama sonucu 10 yil agir hapis ve sürgün cezasina çarptirildi. 1974 Eylülünde, bir cinayet olayina adi karisti ve on dokuz yil mahkum edildi. Cezaevindeyken GÜNEY adli bir sanat-kültür dergisi çikardi. 13. sayidan itibaren ülkede ilan edilen sikiyonetim sonucunda dergisi kapatildi ve hakkinda yazdiklarindan ötürü 10 ayri dava acildi. Istenen ceza toplami yüzyil idi. 1981 Ekiminde izinli olarak çiktigi Isparta Cezaevi'ne bir daha dönmeyerek yurt disina çikti.
Sinemaya baslamasi
Yilmaz Güney, 1959 yilinda Atif Yilmaz'in yönetmenligini yaptigi Bu Vatanin Çocuklari ve Alageyik isimli filmlerin hem senaryosunu yazar hem de filmlerde rol alir ve oynar. Karacaoglan'in Karasevdasi'nda da yönetmen yardimciligi yapar. Yeni Ufuklar ve On Üç gibi dergilere de öyküler yazan Yilmaz Güney, bir öyküsünde komünizm propagandasi yaptigi gerekçesiyle yargilanir ve 1961 yilinda bir buçuk yil hapis cezasina mahkum olur.
Iki yil sonra tekrar kaldigi yerden devam eden Yilmaz Güney, o dönemde daha çok macera filmleri çeker. Filmlerinde ezilen, hor görülen bir "Anadolu çocugunun" otoriteye baskaldirisi vardir. Bu dönemde Çirkin Kral lakabini alir. Bu dönemdeki en önemli Lütfü Akad'in yönettigi ve kendisinin yazdigi bir film olan Hudutlarin Kanunu'dur. Bu dönem boyunca oyunculugunu gelistiren Yilmaz Güney, abartisiz ve yalin oyunculuk anlayisi bu dönemde artik oturtmustur.
Sürgün yillari
Yilmaz Güney 1972 yilinda "anarsistlere yardim ve yataklik yaptigi" gerekçesiyle 2 yil hapse ve sürgüne mahkum edildi. Yilmaz Güney içeride kaldigi süre boyunca sinema ve sanat ile ilgili fikirlerini; siir ve öykülerini o dönemde çikarmaya basladigi Güney dergisinde yayinlamistir. 1974'te cezaevinden çikti. Iki yildan fazla cezaevide kalan Yilmaz Güney ayni yil Arkadas filmini çekti. Yine ayni yil Endise adli filmi çekerken Yumurtalik hakimini öldürmekten tutuklandi ve yargilama sonucu 19 yil hapis cezasina çarptirildi. Cezaevinde sinema ile olan ilgisi devam etti. Bu dönemde yazdigi Zeki Ökten tarafindan çekilen Sürü ve yurt disnda ve yurt içinde büyük ilgi gören ve Serif Gören tarafindan Yol çekildi.