Istanbul'da dogdu ve 43 yasindayken ayni sehirde vefat etti. Dilin yalinlastirilmasini savunan Tanzimat Dönemi'nin önemli sair ve yazaridir. Asil adi Ömer. 7 yasindayken babasini kaybetti. Varna’ya dayisinin yanina gönderildi. Orada medrese ögrenimi gördü.
Bir yandan da Arapça, Farsça, Fransizca ve hat ögrendi. "Hulusî" mahlasiyla yazilar yazdi. Bir süre Varna Rüstiyesi’nde ögretmenlik yapti. Sait Pasa’nin özel katibi olarak Rumeli ve Anadolu’nun birçok kentini dolasti. Ilk siirlerini "Nacî" mahlasiyla 1867’den baslayarak yazdi. Istanbul’a geldi. Memuriyetten ayrildi. 1883’te Ahmed Mithad Efendi'nin önerisiyle Tercüman-i Hakikat gazetesinin edebiyat sayfasini yönetmeye basladi. "Mesud-i Harabî" takma adiyla yayinladigi aruzla yazilmis gazelleriyle ün yapti.
1894'te Ahmed Mithad'in kiziyla evlendi. Kayinpederi tarafindan Tercüman-i Hakikat’i eski edebiyat yanlilarinin sözcüsü durumuna getirmekle suçlaninca istifa etti.
Yazilarini, Saadet, Tarik, Mürüvvet, Mirsad, Imdadü’l Midad gazeteleriyle, kendi çikardigi Mecmua-i Muallim dergisinde sürdürdü. Galatasaray Lisesi ve Mekteb-i Hukuk’ta edebiyat dersleri verdi. Aruzla ve divan edebiyatinin hemen her türünde yazdigi siirler yüzünden eski edebiyatin temsilcisi sayildi. Ama yeni edebiyata karsi çikan, eskiyi savunan bir yazar olmadi, divan siiri kurallarini da tam olarak uygulamadi.
Elestirilerini dilbilgisi ve aruz kurallarina bagli kalinmasi noktasinda yogunlastirdi. Recaizade Mahmut Ekrem ve çevresindeki genç sairlerle giristigi tartismalar, döneminde Türk edebiyatina yeni bir soluk getirdi. Servet-i Fünun yazarlarini önemli ölçüde etkiledi. Eedebiyat tarihi ve sözlük çalismalariyla da ilgi çekti. Victor Hugo, S. Prudhomme, Alphonse de Musset ve Emile Zola’dan Türkçe’ye çeviriler yapti.
SIIR
Terkib-i Bend-i Muallim Naci
Atespare (1883)
Serâre (1884)
Fürûzan (1885)
Sümbüle (1889)
Yadigâr-i Naci
ELESTIRI
Muallim (1886)
Demdeme (1886)
ANI
Medrese Hatiralari (1885)
Ömer’in Çocuklugu (1890-1969)
SÖZLÜK
Lügat-i Naci (1891-1978)
ARASTIRMA
Osmanli Sairleri (1890-1986)
Istilahât-i Edebiyye (1890-1984)
Esâmi (1890)
MEKTUP
Muhaberat ve Muhaverat (1884)
Söyle Böyle (1884)
Mektuplarim (1886)
OYUN
Heder (ölümünden sonra, 1908)